Türkçe Hadisler – Kutubi Sitte – Buhari, Muslim, Tirmizi – 6 En Önemli Eser

    Kelime Arama
    Hızlı Arama
    • Resulullah (sav) bir ordunun veya seriyyenin başıa komutan tayin ettiği zaman, -hassaten komutana- Allah'a karşı muttaki olmasını, beraberindeki Müslümanlara da hayır tavsiye eder ve sonra şunları söylerdi: "Allah'ın adıyla ve Allah'ın rızası için savaşın. Allah'ı inkar eden kafirlerle çarpışın. Gaza edin fakat ganimete hıyanet etmeyin, haksızlıkda bulunmayın, ölülerin vücudlarına sataşıp burun ve kulaklarını kesmeyin, (önünüze çıkan) çocukları öldürmeyin! Müşrik düşmanlarla karşılaşınca onları önce üç şeyden birine çağır: Bunlardan birine cevap verirlerse onlardan bunu kabul et ve artık dokunma! Önce İslam'a davet et. İcabet ederlerse hemen kabul et ve elini onlardan çek. Sonra onları yurtlarından muhacirler diyarına hicrete davet et ve onlara haber ver ki, eğer bunu yapacak olurlarsa Muhacirleri va'dedilen bütün mükafaat ve vecibeler aynen onlara da terettüp edecektir. Hicretten imtina edecek olurlarsa bilsinler ki, Müslüman bedeviler hükmündedirler ve Allah'ın mü'minler üzerine cari olan hükmü onlara icra edilecektir; ganimet ve fey'den kendilerine hiçbir pay ayrılmayacaktır. Müslümanlarla birlikte cihada katılırlarsa o hariç, (o zaman ganimete iştirak ederler.) Bu şartlarda Müslüman olma teklifini kabul etmezlerse, onlardan cizye iste, müsbet cevap verirlerse hemen kabul et ve onları serbest bırak. Bundan da imtina ederlerse, onlara karşı Allah'tan yardım dile ve onlarla savaş. Bu durumda bir kale ahalisini muhasara ettiğinde onlar senden Allah ve Resulü'nün ahd ve emanını talep ederlerse kabul etme; onlar için, kendine ve ashabına ait bir eman tanı. Zira sizin kendi akdinizi veya arkadaşlarınızın ahdini bozmanız, Allah'ın ve Resulü'nün ahdini bozmaktan ehvendir. Eğer bir kale ahalisini kuşattığında onlar, senden Allah'ın hükmünü tatbik etmeni isterlerse sakın onlara Allah'ın hükmünü tatbik etme, lakin kendi hükmünü tatbik et. Zira Allah'ın onlar hakkındaki hükmüne isabet edip etmeyeceğini bilemezsin."

      Büreyde - müslimtirmiziebu davud

    • Nafi'ye yazarak savaştan önce (müşrikleri İslam'a) davet etme hususunda sordum. Şu cevabı verdi: Bu İslam'ın başında idi. Resulullah (sav) Beni Müstalik'e ani baskın yaptı. Adamları gafildi, hayvanları su kenarında sulanmakta idi. Savaşabilecekleri öldürdü, kadın ve çocuklarını da esir etti. O gün Cüveyriye (ra) validemizi esir almıştı. Bunu bana Abdullah İbnu Ömer (ra) rivayet etti. Abdullah bu orduya asker olarak katılmıştır.

      Abdullah İbnu Avn - buharimüslimebu davud

    • Resulullah (sav) ashabından birini herhangi bir iş için gönderince şu tenbihte bulunurdu: "Müjdeleyin. nefret ettirmeyin; kolaylaştırın, zorlaştırmayın."

      Ebu Musa - müslim

    • Resulullah (sav) buyurdular ki: "Müşriklerin yaşlılarını öldürün, fakat tıfıllarına (şerh) yani henüz tüyü çıkmayanlara dokunmayın."

      Semure İbnu Cündeb - ebu davudtirmizi

    • Resulullah (sav)'in katıldığı gazvelerden birinde öldürülmüş bir kadın bulundu. Resulullah (sav) bunun üzerine kadınları ve çocukları öldürmeyi yasakladı."

      İbnu Ömer - buharimüslimmuvattatirmiziebu davudibnu mace

    • Resulullah (sav) ile birçok gazvelere katıldım. (Şunu gördüm): Resulullah (sav), şafak sökünce, güneş doğuncaya kadar mukateleyi durdururdu. Güneş doğunca öğle vaktine kadar tekrar mukateleye geçerdi. Tam öğle vaktinde mukateleyi durdurur, güneş batıya meyledinceye kadar ara verirdi. Meyledince, ikindi vaktine kadar mukatele eder, ikindi vaktinde ikindi namazını kılıncaya kadar ara verir, sonra tekrar mukateleye geçerdi. (Ashab) derdi ki: "Bu vakitte (yani güneşin zevali vaktinde) yardım rüzgarları eser, mü'minler namazlarında orduları için dua ederler."

      Nu'man İbnu Mukarrin - tirmiziebu davudbuhari

    • Resulullah (sav), sabah vakti baskın yapardı. (Yaklaştığı yerleşim bölgesine) kulak kabartır, (ezan okunup okunmadığını kontrol eder) ezan sesi işitecek olursa durur, işitmezse saldırıya geçerdi.

      Enes - müslimtirmiziebu davud

    • Resulullah (sav) bir ordu veya seriyye yola çıkardığı zaman, askerlere şunu tenbihlerdi: "Bir mecsid görür veya müezzini işitirseniz, orada kimseyi öldürmeyin."

      İsam el-Müzeni - ebu davudtirmizi

    • El-Haris İbnu Müslim İbni'l-Haris babasından Müslim İbnül-Haris (ra)'den naklediyor: Resulullah (a.s) bizi bir seriyye ile gazveye gönderdi. Baskın mahalline vardığımız zaman, atımı hızlandırdım ve arkadaşlarımı geçtim. Köy halkı beni imdat çığlıklarıyla karşıladı. Ben onlara: Lailahe illallah deyip kendinizi koruyun dedim. Öyle yaptılar. Arkadaşlarım beni bu davranışım sebebiyle "Ganimeti bize haram ettin" diyerek ayıpladılar. Resulullah (sav)'ın yanına dönünce, yaptığımı ona haber verdiler. Resulullah (sav) beni çağırttı. Yanına varınca davranışımdan dolayı takdir etti ve: "Bilesin, Allah (cc) senin için, o kurtardığın insanlardan her birisi sebebiyle şu şu kadar sevab yazmıştır" buyurdu. Sonra Resulullah (sav) bana: "Sana kendimden sonra bir tavsiye yazacağım" dedi ve yazıp, üzerini mühürleyip bana verdi."

      El-Haris İbnu Müslim İbni'l-Haris - ebu davud

    • Resulullah (sav) benim de katıldığım bir seriyye gönderdi. Orduya Benu'l-Mülevvah kabilesine baskın yapılması talimatını verdi. Yola çıktık. Kedid nam mevkiye geldiğimiz zaman el-Haris İbnu'l-Bersa el-Leysi ile karşılaştık. Onu yakaladık. Bize: "Ben Müslüman olmak arzusuyla geliyordum. Memleketten de Resulullah (sav)'a gitmek düşüncesiyle ayrılmıştım" dedi. Kendisine: "Eğer Müslümansan bizim sana bir gün bir gecelik bağımız zarar vermez, dediğin gibi değilsen sana karşı tedbirimizi tam yapmış oluruz" dedik ve bağlarını daha bir sıkıladık."

      Cündeb İbnu Mekis - ebu davud

    • Resulullah (sav) Beni Lihyan kabilesine bir askeri birlik gönder(meye karar ver)mişti: "Her iki kişiden biri atılsın, sevapta ortak olacaklar" buyurdu.

      Ebu Said - müslim

    • Ebu Said (ra)'in bu rivayeti bir başka vecihte şöyledir: "Resulullah (sav) Beni Lihyan'a bir müfreze gönderdi. (Bunu tertiplerken) şöyle demişti: "Her iki kişiden biri (orduya katılmak üzere) çıksın!" Resulullah (sav), sonra oturanlara: "Sizden kim, gidenin ailesine ve malına iyi şekilde nezaret eder, hami olursa, ona gidenin sevabının yarısı eksiksiz verilir" buyurdu.

      Ebu Said - ebu davud

    • Ben bir seriyyeye katılmıştım. Askerler (bir ara) bir firarda bulundu, ben de onlar arasında idim . Oradan uzaklaşınca: "Şimdi ne yapacağız, cihaddan kaçtık, Allah'ın gazabıyla dönüyoruz" diye müzakere ettik. Sonunda: "Medine'ye girelim, bizi kimse görmez" diye düşündük. Ancak Medine'ye varınca: "Resulullah (sav)'a gidip, kendimizi arzederek, bizim için bir tevbe imkanı varsa onu yerine getirsek, yoksa geri gitsek" diye kararlaştırdık. Resulullah (sav)'a uğrayıp "Biz firarileriz!" dedik. Bize yaklaşarak: "Hayır, siz, firariler değil, savaşa tekrar dönmek üzere manevra yapmış kişilersiniz" buyurdu. Kendisine yaklaştık, mübarek ellerinden öptük. Bize: "Ben Müslümanların ilticagahıyım" dedi."

      İbnu Ömer - ebu davudtirmizi

    • Necdet İbnu Amir el-Haruri'den rivayet edildiğine göre, İbnu Abbas (ra)'a yazarak beş haslet hakkında sormuştur. 1- Resulullah (sav) gazveye çıkarken kadınları da alır mıydı? 2- Kadınlara ganimetten pay ayırır mıydı? 3- Savaş sırasında çocukları öldürür müydü? 4- Yetimin yetimliği ne zaman kalkar? 5- Hums (ganimetin beşte biri) kimler içindi? (Kavilerden Yezid İbnu Hürmüz der ki:) İbnu Abbas (ra), (mektubu yazarken şöyle) dedi: "Bir ilmi gizleme durumuna düşmüş olmasaydım asla cevap vermezdim." Sonra şu cevabı yazdı: "Bana yazıp "Resulullah (sav)'ın gazveye kadınları da götürüp götürmediğini" sordun. Evet, kadınları gazveye götürürdü. Onlar yaralıları tedavi ederlerdi. Kendilerine de ganimetten bir şeyler verilirdi. Hisseye gelince, kadınlara belli bir hisse ayırmazdı. Resulullah (sav) gazve sırasında çocukları öldürmezdi. Öyle ise onları sen de öldürme. Yine sen bana yazıp: "Yetimin yetimliği ne zaman kalkar?" diye soruyorsun. Kasem olsun kişi vardır, sakalı çıktığı (buluğa erdiği) halde hakkını almaktan hala acizdir.Öyle ise kendisi için, başkalarının aldığının iyisinden alan kimseden yetimlik kalkar. Yine sen bana yazıp "humstan kimlere verileceğini" soruyorsun. Ben: "Bu bize aittir" demiştim. Ancak kavmimiz bunu bize vermekten imtina etti."

      Necdet İbnu Amir el-Haruri - müslimtirmiziebu davud

    • Ben Resulullah (sav) ile birlikte yedi ayrı gazveye çıktım. Ordugahlarda ben geride kalır, askerlere yemek yapar, yaralıları tedavi eder, hastalara bakardım.

      Ümmü Atiyye - müslim

    • Resulullah (sav) bizi (bir tecziye vazifesi ile Mekke'ye) gönderdi ve (Kureyş'ten iki kişinin ismini vererek) : "falanca ve falancayı yakalayabilirseniz onları ateşte yakın" dedi. (Hazırlıkları bitirip) tam Medine'den ayrılacağımız sırada (bizi çağırtarak): "Ben size falan ve falanı yakmanızı emretmiştim. (Sonra düşündüm ki) ateşle yakma cezasını vermek Allah'a aittir. Onları yakalarsanız öldürün"

      Ebu Hüreyre - buhariebu davudtirmizi

    • Urve, Hz. Üsame İbnu Zeyd (ra)'den naklen anlatıyor: "Resulullah (sav) bana: "Übna'ya sabahleyin baskın yap ve yak" dedi." Ebu Müshir'e soruldu. Übna nedir? "Evet, haklısınız" dedi, "bunu biz daha iyi biliriz. O, (bildiğimiz) Filistin'deki Yübna'dır." Übna veya Yübna, Filistin'de, Askalan ile Ramle arasında bir yerin adıdır."

      Urve - ebu davud

    • Resulullah (sav): "Sizden iki kişi kavga edecek otursa, yüze vurmaktan kaçınsınlar" buyurdu.

      Ebu Hüreyre - buharimüslim

    • Abdurrahman İbnu Halid İbnu Velid ile birlikte gazveye çıktık. Bize, düşmandan, ızbandut gibi dört tanesini yakalayıp getirdiler.Derhal öldürülmelerini emretti ve hemen ok atılarak öldürüldüler." Bu haber Ebu Eyyub el-Ensari (ra)'e ulaştı. O şunu söyledi: "Resulullah (sav) bu çeşit öldürmeyi yasakladı. Nefsimi kudret elinde tutan Zat-ı Zülcelal'e kasem olsun, (değil insan) bir tavuk bile olsa onu öldürücü atışlar için hedef kılmayız." Ebu Eyyub'un bu sözü Abdurrahman'a ulaşınca dört köle azad etti."

      İbnu Ya'la - ebu davud

    • Resulullah (sav) buyurdular ki: "Öldürme hususunda insanların en iffetlisi iman ehlidir."

      İbnu Mes'ud - ebu davud

    • Resulullah (sav) nühba (arsızlıkla alma) ve müsle'yi yasakladı."

      Abdullah İbnu Yezid el'Ensari - buhari

    • Müşrikler, Hz. Peygamber (sav) ve mü'minler karşısında iki kısımdı. Ehl-i harb olan müşrikler, ki Resulullah (sav) kendileriyle savaş halinde idi. Bir de ehl-i ahd yani aralarında antlaşma yapılmış olan müşrikler vardı. Onlarla savaşılmıyordu. Onlar da Resulullah (sav)'a, karşı savaşmıyorlardı. Ehl-i harb'ten bir kadın hicretle geldiği zaman, hayız olup temizleninceye kadar evlenmek üzere istetilmiyordu. Temizlenince onun nikahlanması helal oluyordu. Şayet nikahtan önce, kadının kocası da hicret ederek gelecek olsa, kadın kendisine veriliyordu. Ehl-i harbten bir köle veya cariye hicret edecek olsa bunlar hür olur ve Muhacirlerin bütün haklarını elde ederler. Sonra İbnu Abbas (ra), -Mücahidin rivayetinde olduğu şekilde- Ehl-i ahdia ilgili olarak rivayete devam etti: "...kendileriyle antlaşma yapılmış müşriklere ait bir köle veya cariye hicret edecek olsa, bunlar da iade edilmezlerdir ancak değerleri ne ise o ödenirdi." İbnu Abbas devamla der ki: "Kureybe Bintu Ebi Umeyye Hz. Ömer'in yanında idi, boşadı. Kadınla, Muaviye İbnu Ebi Süfyan evlendi. Ümmül-Hakem Bintü Ebi Süfyan da Iyaz İbnu Ganem el-Fıhri'nin nikahı altında idi. O da bunu boşadı. Ümmül-Hakem'le de Abdullah İbnu Osman es-Sakafi evlendi."

      İbnu Abbas - buhari

    “Kelime Arama” kısmına hadisi şeriflerde aramak istediğiniz kelimeyi yazınız ve ARA’ya dokununuz.
    Ya da “Hızlı Arama” kısmında ana konuyu seçiniz. Daha sonra da KONULAR kısmından alt konuyu seçiniz.

    TÜM HADİSLER (LİSTELİ)

    İHYAUL MEVAT HAKKINDA HADİSLER
    İLA HAKKINDA HADİSLER
    KAPLARLA İLGİLİ BÖLÜM
    EMEL VE ECEL HAKKINDA HADİSLER
    TEFSİR - TEFSİRİN HÜKMÜ HAKKINDA HADİSLER
    KURANIN TERTİBİ HAKKINDA HADİSLER
    TEVBE İLE İLGİLİ HADİSLER
    RÜYA TABİRİ HAKKINDA HADİSLER
    İFLAS HAKKINDA HADİSLER
    ÖLÜMÜ TEMENNİ HAKKINDA HADİSLER
    TEŞEKKÜR HAKKINDA HADİSLER
    CİDAL VE MİRA HAKKINDA HADİSLER
    HACC VE UMRE HAKKINDA HADİSLER
    HİDANE HAKKINDA HADİSLER
    HASEDLE İLGİLİ HADİSLER
    HIRS HAKKINDA HADİSLER
    HAYA HAKKINDA HADİSLER
    HULK (HUY) HAKKINDA HADİSLER
    KORKU HAKKINDA HADİSLER
    ALEMİN YARATILIŞI HAKKINDA HADİSLER
    HUL HAKKINDA HADİSLER
    BORÇ VE ÖDEME ADABI HAKKINDA HADİSLER
    KİTABUZ ZİKR
    DÜNYANIN VE BAZI YERLERİNİN ZEMMEDİLMESİ HAKKINDA HADİSLER
    RIFK HAKKINDA HADİSLER
    REHİN HAKKINDA HADİSLER
    RİYA HAKKINDA HADİSLER
    SEHAVET VE KEREM HAKKINDA HADİSLER
    MÜSABAKA VE ATICILIK HAKKINDA HADİSLER
    SUAL HAKKINDA HADİSLER
    SİHİR VE KEHANETLE İLGİLİ HADİSLER
    ŞİRKET HAKKINDA HADİSLER
    ŞİİR HAKKINDA HADİSLER
    NAMAZ HAKKINDA HADİSLER
    SABIR HAKKINDA HADİSLER
    SIDK (DOĞRULUK) HAKKINDA HADİSLER
    SILA-İ RAHM HAKKINDA HADİSLER
    MEHİR HAKKINDA HADİSLER
    ALLAHIN SIFATLARI HAKKINDA HADİSLER
    MİSAFİRLİK (ZİYAFET) HAKKINDA HADİSLER
    UĞURSUZLUK VE FAL HAKKINDA HADİSLER
    ZIHAR HAKKINDA HADİSLER
    AF VE MAĞFİRET HAKKINDA HADİSLER
    ARİYET HAKKINDA HADİSLER
    UMRA VE RUKBA HAKKINDA HADİSLER
    KISKANÇLIK HAKKINDA HADİSLER
    GADAB (ÖFKE) HAKKINDA HADİSLER
    GASB HAKKINDA HADİSLER
    GIYBET VE NEMİME HAKKINDA HADİSLER
    MUSİKİ VE EĞLENCE HAKKINDA HADİSLER
    GADR (VEFASIZLIK) HAKKINDA HADİSLER
    FEZAİL HAKKINDA HADİSLER
    KANAAT HAKKINDA HADİSLER
    KASAME HAKKINDA HADİSLER
    MUDAREBE HAKKINDA HADİSLER
    KISSALAR HAKKINDA HADİSLER
    KİBİR VE UCUB HAKKINDA HADİSLER
    KEBAİR HAKKINDA HADİSLER
    LUKATA (BULUNTULAR) HAKKINDA HADİSLER
    LAKİT HAKKINDA HADİSLER
    OYUN VE EĞLENCE HAKKINDA HADİSLER
    LANETLEME VE SÖVME HAKKINDA HADİSLER
    MEVİZELER HAKKINDA HADİSLER
    MÜZARAA (ZİRAİ ORTAKLIK) HAKKINDA HADİSLER
    MEDH HAKKINDA HADİSLER
    MİZAH VE ŞAKALAŞMA HAKKINDA HADİSLER
    NİYET VE İHLAS HAKKINDA HADİSLER
    NASİHAT VE MEŞVERET HAKKINDA HADİSLER
    UYUMA VE UYANMA HAKKINDA HADİSLER
    NİFAK HAKKINDA HADİSLER
    YILDIZLAR HAKKINDA HADİSLER
    HİCRETLER HAKKINDA HADİSLER
    HEDYE HAKKINDA HADİSLER
    HİBE HAKKINDA HADİSLER
    VASİYET HAKKINDA HADİSLER
    VAAD HAKKINDA HADİSLER
    VEKALET HAKKINDA HADİSLER
    VAKIF HAKKINDA HADİSLER
    İlaveler HAKKINDA HADİSLER
    Nefsin Afetlerine Temas Eden Hadisler
    MUHTELİF NEVE GİREN HADİSLER

    AÇIKLAMA: Hadis mecmualarının en sahihleri kabul edilen; Buhârî ve Müslim’in el-Câmiu’s-Sahih’leri ile Ebu Davud, Tirmizi, Nesâî ve ibn Mâce’nin Sünen’leri’nde yer alan ve Kutubi Sitte olarak bilenen yaklaşık 7300 Hadis-i Şerif için arama motoru.

     

     

    error: Content is protected !!
    Scroll to Top